Notit

kimya

DIAMOND NANO PİLLER

[NDB Technology açıklamasından çevrilmiş ve düzenlenmiştir]
Tarih: 09.02.2021
Yazar: Süleyman Mansuroğlu
Ortalama Okuma Süresi: 4 dakika

Diamond nano piller kendi kendine şarj olabilen, bunu yaparken de yüksek güç çıkışı verebilen uzun ömürlü pillerdir. Uzun kullanım demişken binlerce yıldan bahsediliyor. Tipik olarak bir yarı iletken, metal ve seramiğin kombinasyonundan oluşan bu piller iki bağlantı yüzeyi ile yük topluyor. Genel bir pil sistemindeki gibi pozitif ve negatif temas yüzeyi oluşturabilmek için bu sistemlerden bir yığın oluşturuluyor. Bu yığının her katmanı yüksek bir enerji çıkış kaynağından oluşuyor. Bu şekilde sistemin genel verimliliğini arttırıp ürün için çok katmanlı bir güvenlik kalkanı sağlıyor.

Peki elektriği nasıl üretiyor?

 

RADYASYONDAN ELEKTRİĞE

Tüm radyoizotoplarının yüksek miktarda ısı ürettiklerini biliyoruz. İzotopların önceden bahsettiğim katmanların arasında en uygun yerlere yerleştirilmesi, bulunduğu yerdeki tek kristalli elmas nedeniyle de ortaya çıkacak olan esnek olmayan saçılmayı kolaylaştıracaktır. Bu tasarım sayesinde de ısının radyo-izotop tarafından absorbe edilmesini önler ve kullanılabilir elektriğe hızlıca dönüştürülmesini sağlar.

NDB şirketi radyoaktif atıkların geri dönüştürülmesinin pek çok kişinin ilgilenmediği bir konu olduğunu belirterek, pillerde sürdürülebilirliği sağlamak ve güvenli, emniyetli bir ortamda temiz bir enerji kaynağı teşvik etmek için nükleer yakıtı yeniden işleyerek ve geri dönüştürerek yeniden kullanmayı hedefliyorlar. Bor katkılı tek kristalli elmas ile sistemden her yönden yararlanmaya çalışan NDB şirketi alfa ve betanın yanı sıra fazla nötron radyasyonlarının da bor-10 katkısı kullanarak alfa ışınına dönüştürüyor. İnce film yapısı sayesinde esnek tasarım yapısı olan bu piller uygulanacak yere göre her şekil ve biçimde olabilecek bu da pillerin her türlü pazara girebileceğini gösteriyor.

 

ENERJİ ÜRETİMİNDE BU PİLLERİ KULLANMAK GÜVENLİ Mİ?

Piller, bilinen en termal iletken olup aynı zamanda içindeki radyasyonu tutma kabiliyetine de sahip olan poli-kristal elmas tabakasıyla kaplı olacak. Bu malzeme paslanmaz çelikten yaklaşık on iki kat daha serttir. Bu da pilleri kurcalanmaya karşı korumalı ve son derece sağlam hale getiriyor. Pil sistemindeki yüksek enerji kaynağı çalışma sırasında ısı üretecektir. Sistemdeki ısıyı optimum seviyede tutabilmek adına elmas dış kaplamaya termal bacalar yerleştirdiler. Pil sistemi içerisinde nükleer güç kaynağı bulundurmak nükleer yayılma sorununu ortaya çıkarır. Bu sorunu çözmek için de pillerin içerisine güç üretimi dışında kullanımı engelleyen bir iyon yerleştirme yöntemiyle kilit sistemi oluşturdular.

 

NE OLACAK?

Cep telefonları, bilgisayarlar, arabalar kısacası elektrikle çalışan her şey için devrim olabilecek ve gelecekte beklenen yeni teknolojilerden bize bir fikir verebilecek bir girişim. İnsanlığın şimdiki hayatında azımsanmayacak ölçüde büyük bir ihtiyaç olan enerji ihtiyacını karşılayabileceğini düşünüyorum. Pillerin enerji üretiminde nükleer atık yaratmaması küresel ısınma ve atık birikimini önleme konusunda da çok büyük yardımcı olacağından böylesine bir araştırma insanların hayatını kolaylaştıracaktır.

 

 

KAYNAKÇA & İLERİ OKUMA

NANO DIAMOND BATTERY | NDB TECHNOLOGY

BAŞLIK GÖRSELİ | NDB TECHNOLOGY

DIAMOND NANO PİLLER Read More »

Uzay Neden Önemlidir?

[Özgün Yazıdır]
Tarih: 16.01.2021
Yazar: Emre Sezer
Ortalama Okuma Süresi: 6 dakika

        İnsanlık olarak gece yıldızları gördüğümüzden beri evrendeki yerimizi ve varlığımızı sorguluyoruz.. Bunun cevabını bulmak kolay değil. Uzaydaki yerimizi bulmak istiyorsak ilk önce içerisinde bulunduğumuz uzayı, evreni keşfetmeliyiz. 

Kitaplardaki tanımı; Evreni kaplayan; Dünya’nın atmosferi dışında ve diğer gök cisimleri arasında yer alan, gök cisimleri hariç boşluğa verilen isim olan Uzay’a, Dünyamızdaki deniz seviyesinden yaklaşık 80-100 km yukarıya çıktığımızda ulaşmış sayılıyoruz.

        Uzay bizim için bu tanımdan daha fazlası. Gezegenimiz Dünya’da var olan her şey öncesinde uzaydaki yıldızların içerisindeki elementlerdi. Bu elementler “Büyük Patlama” sonrasında önce yıldızları oluşturdu ve zamanla yıldızların içerisinden koparak diğer elementler ile bir araya gelerek kendilerinden daha büyük kütleli cisimleri oluşturdular. Bu oluşum süreci biz insanları da kapsıyor. Çünkü Dünya içerisinde var olan biz insanların yapı taşları da uzaydaki yıldızlardan geliyor. Yani gökbilimci Carl Sagan’ın deyişiyle, hepimiz yıldız tozuyuz. Kendimizi “İnsan” diye adlandırıp diğer hayvanlardan soyutlasak bile hepimizin yapı taşları aynı hatta cansız olan nesnelerle bile aynı elementlere sahibiz. Sözgelimi vücudumuzdak elementlere bakacak olaraksak; %65 oksijen, %18 karbon, %9.5 hidrojen ve %3.2 nitrojen ve %4.3 oranında diğer elementlerden oluştuğumuzu görürüz.  Bu elementlerin ilk sentezlendiği yerlerin yıldızlar olduğunu biliyoruz.

 

İnsan Vücudu Elemanları Bileşimi

 

        Bu yüzden şuan evrendeki yerimizi bilmek için, zamanı geriye sarıp evrendeki ilk yerimize gitmeliyiz, yani yıldızlara bakmalıyız. Böylelikle neden, nasıl var olduğumuzu, Dünya’da yaşamın nasıl başaldığını, Dünya dışında başka nerede yaşamın olup olmadığını, Dünya dışında nerede yaşamaya devam edebiliriz gibi soruların cevaplarını bulmuş oluruz. Bunun için de yönümüzü uzaya çevirip araştırma yapmalı, araştırmalarımızı yapabilmek ve daha kesin sonuçlar elde edebilmek için uzay teknolojilerimizi geliştirmeliyiz. 

        Uzay teknolojilerimizi sadece uzaydaki yerimizi öğrenmek için değil bulunduğumuz konumda rahat ve sürdürülebilir bir yaşam için de geliştirmemiz gerekiyor. Önceleri dünyamızın hareketlerini anlamak için uzaya baktık gözlem yaptık ve bu bilgileri hayatta kalmak için kullandık. Sözgelimi binlerce yıl önce hayatta kalmak için yaşadığımız güvenli alandan uzaklaşıp av ararken güneşin kounumuna göre havanın ne zaman kararacağını bildiğimizden gece olup avcılarımız çıkmadan evimize dönebildik ve benzer birçok olayda uzaya bakmak  hayatımızı kurtarmıştır, medeniyetimizin gelişmesinde kilit rol oynamıştır. Gökbilimci Carl Sagan başka bir sözünde bu tür olayları “Modern insanlar astoronomların soyundan geliyor.” diyerek özetlemiştir. 

        Ayrıca kullandığımız uzaktan kumandalar gibi uzayla hiç alakası olmadığını düşündüğümüz birçok teknoloji de uzay çalışmaları ile gelişmiştir ve bu teknolojiler hayatımızda bize daha rahat bir yaşam sunmuştur. Fabrikalarımızı uzaya taşımayı dünyadaki kaynaklarımız biteceği için uzaydaki kaynakları kullanmayı hedefliyoruz. Çünkü dünyamıza iyi davranmıyoruz. Bunun sonucunda Dünya dışında çözümler arıyoruz. Yine bu çözümler için uzayı çok iyi anlamalı, gelişmiş teknolojiler icat etmeliyiz.

        Kısaca uzay, geçmişimizi öğrenmemiz, geleceğimizi daha rahat tasarlamamız için çok önemlidir. Umuyorum uzayı keşfettikçe öğrendiğimiz bilgiler ve geliştirdiğimiz teknolojiler medeniyetimizi olumlu yönde etkiler.

 

 

KAYNAKÇA & İLERİ OKUMA

Uzayın başlangıcı | NWS

Uzaktan kumanda | wikipeida.org

insan vücudu elemanları bileşimi | Anne Marie Helmenstine, Ph.D.

insan vücudu elemanları bileşimi görseli: Youst | Getty Images

Başlık Görseli | Hubble Space Telescope | NASA

 

Uzay Neden Önemlidir? Read More »

Scroll to Top